1 Ekim 2015 Perşembe

Uzun İnce Bir Yoldayım



Bir yerde okumuştum: „Âşık Veysel, film çekimleri için İstanbul`a gelir. Gazeteciler ona, onu doktora götürebileceklerini ve gözlerini ameliyat ettirebileceklerini söyler. Âşık Veysel ise gazetecilere: „Ben şimdiye kadar kafamda bir dünya kurmuşum gözlerim açılırsa tekrar bir dünya kuramam. [...]“ der.“ Bazen yollardayken de Âşık Veysel`in bu sözleri geliyor aklıma; -kiminin, gözü kör karanlığı aydınlığa çıkarıyor, kiminin gönlü kör aydınlığı karartıyor...- Hepimiz aslında uzun ince bir yolda giden ama kendi dünyasından dünyaya bakıp, algıyı kendi dünyasında yorumlayan farklı dünyalarız, belki de farklılıkları kabul etmeyişimizin temelinde de kendi dünyamızı keşfetmekteki derin yalnızlık korkusu vardır, aynı olanın kalabalıkları içindeki ölümcül yalnızlığa rağmen. Belki de sırf bu yüzden yolda olmalıdır insan, bazen km`lere sığmayan yolculuklar ile bazen tanımadığımız bir çift gözde, bazen bir sanat eserinde... Ama illaki kendinde...

Mesela, o yolların birinde -Şirince`ye yaklaşık 1 km uzaklıkta- „Nesin Matematik Köyü“ var, her adım toprakta sizi umuda sürükleyen Ali Nesin`in mücadele hikayesi, aydınlık gençler... Yolun başka bir yerinde tekneyle dklar içinde gidebileceğiniz Yunan adaları, özellikle son aylarda bir umut uğruna, o toprağa ayak basmak için denizde can vermiş yüzlercesinin içinden hayatta kaldığı için şanslı sayılabilecek ama gözlerinin içinde umudu göremediğiniz çocuklar, tek başına olsa belki de toprağında ölmeyi tercih edebilecek anne-babalar ve tabii ki kendinizle baş başa kaldığınızda hala bu hayatta hayallerinizin olmasına, umudunuzun olmasına şaşırmak, kocaman bir gerçek! Mesela, Karadeniz`de bir yer var sadece bilenin gittiği, ıssız ormanlarının sizi sevgi dolu insanlarla buluşturduğu, her kucaklaşmada „bu da var“ deyip sizi hayata tekrar tekrar tutunmamızı sağlayan, paranın geçmediği... Mesela, sınırın diğer tarafı, sınırların insani nasıl farklılaştırdığını gördüğünüz, sizi geçmişte bir ana götüren başka bir toprak; müzik, doğa... Artvin`in yaylaları, yollarında size doğru kosan keçilerinden, koyunlarından yol alamadığınız; yer yer ağaç, yer yer su olduğunuz... Mesela Ardanuçlu çocuklar, rehberlik yaptıkları için onlara dondurma aldığınızda dünyalar onların olan, bir çocuğun gülüşünde kaybolduğunuz.... Ve bir adam var 1919`da Samsun`a ayak basan, tüm zorluklara, umutsuzluklara... rağmen bizi başkalarının dayattığı dünyadan çıkarıp bize kendi dünyamızı hediye eden; yolun sonu gibi görünse de yolun hep başında yer alan...


Ergül Akyürek


(Nesin Matematik Köyü)








Nesin Matematik Köyü



Nisanyan Hotel- Hodri Meydan Kulesi



Teos Antik Kenti



Teos Antik Kenti-Dionysos Tapinagi



Sigacik-cittaslow